DEVLETİN VE MİLLETİN BEKASI İÇİN “EVET” DİYORUZ

Murat Küçük yaptığı açıklamada, ”Ülkemizde çok talihsiz bir 15 temmuz süreci yaşandı bunu görmemek en hafif tabiriyle insafsızlık olur

Burada bize düşen ülkücü harekete düşün vatana kim kast ettiyse onun karşısında olmak bu bir başka ülke olur içimizdeki hainler olur kim olursa bununla mücadele etmek asil görevimizdir

Kaldı ki 15 Temmuzda ülkenin kurumları işlemez hale gelmiş herne kadar kabul etme şekte Türk silahlı kuvvetleri ciddi zaaflara uğramış hakeza emniyet teşkilatı işlemez hale gelmiş devletin neredeyse tüm kurumları bir sistem çöküntüsü yaşamıştır.

Böyle bir günde Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli bu sıkıntıları görmüş ve her zaman olduğu gibi elini taşın altına koymuştur

Önemli olan bunu ortak bir akıl ile hep beraber tüm siyasi partiler olarak toplumun tüm kesimini kapsayacak bir mutabakatla yapmak olmalıydı ama maalesef bunu başaramadılar ortada elini taşın altına koyan sadece Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti oldu.

Burada bizim görevimiz bir fert olarak bir ülkücü nefer olarak olayları doğru teşhis edip devletin ve milletin bekası için elini taşın altına koymak olmalıdır ki ülkücülük de bu değilmidir biz bu ülkeyi karşılıksız sevmedik mi daha teferruat neyin nesi yok efendim Tayyip Erdoğan yok tek adamlık teraneleri bunun bir başka bahanesi bizim görevimiz sayın cumhurbaşkanını korumak değil onu zaten devlet korur bizim görevimiz vatanı korumak ülkeyi zor duruma sokacak hadiselerden kaçınmak onlara karşı önlem almak olmalıdır.

Burada 15 Temmuz sonrası devlet içinde ciddi bir zafiyet sorunu ortaya çıktığını görüyoruz sistemin işlemediğini görüyoruz burada ciddi anlamda bir sistem sorunu var sistem artık bu ülke için ciddi sorunlar oluşturuyor kaldı ki sistemi ortaya çıkaran 80 darbe anayasası biz madem darbelere karşıyız öncelikle bunun bu sistemin onarılması lazım artık değişen ve gelişen dünyada buna ihtiyaç vardır. kendini değişen ve gelişen dünyaya entegre edemezsen gelişimden söz edemezsin biz turan hedefinden bahsediyoruz ama daha Türkiye’yi yönetecek bir anayasamız yok tüm bunları düşündüğünüzde ortaya ciddi anlamda bir sistem sorunu çıkıyor burada aslında ilk defa yeni kapı ruhundan sonra bir fırsat doğdu tüm siyasi partilere ortak bir anayasa hazırlamak ama bunu maalesef bazıları beceremedi size bir teklif sunulmuş bu teklifi düşünüp değerlendirip kendi yetkili organlarınızca şuda olsaydı buda olsaydı demekten se topu taça atmak tabiri caiz ise bu ülkeye ve bu ülke insanına haksızlık tır devlet olmaz sa millet olmaz millet olmaz ise siyasetçi olmaz burada sırf oy avcılığı için ben oynamıyorum demek insafsızlık olur bu vatan hepimizin aynı düşüncede olsun yada olmasın fikri dili dini ırkı ne olursa olsun biz Yenikapı ruhunu yaşatıp bu ülke için birlikte vatan için devlet için el ele vermeliyiz devletin ve milletin sana bu kadar ihtiyacı olduğu bir dönemde ben bunu yapamam diyemezsin bu tarihi bir sorumluluktur.

Öyle ya da böyle bir referandum sürecine girilmiş tabi ki eksik olabilir zamanlama hatası olabilir bir sürü şey sayabilirsiniz ama bunların hiç biri ülkemizden ve onun sevdalısı olan Türk milletinden daha değerli ve daha önemli değildir. Bu bir referandum tercihidir sonuç ne olursa olsun bu ülke bizim sevdamız” şeklinde konuştu.

HARUN YAZICI