TARİHSEL SÜREÇTE VE BUGÜN CAMİLER VE İŞLEVSELLİĞİ
19 Mayıs İlçe Müftülüğü Vaizi Abdullah Kumaş konuyla ilgili yaptığı açıklamadaİ; “Peygamberler tarihine bakıldığında birçok peygamberin Allah’tan ilk istediği şeylerden birinin kendisine manen yöneleceği ve içerisinde huzur bulacağı mabed olduğunu görürüz. Hz. Adem’in yeryüzüne gönderildikten sonra Allah’tan ilk talebinin mabed olması ve Allah’ın kendisine Ka’be’yi inşa etmesini emretmesi, Hz. Peygamber’in(s.a.v) Hicret yolculuğu esnasında bir müddet kaldığı Kuba’da ilk yaptığı şeyin orada bir mescid inşa etmesi ve Medine’ye ulaşınca da yine ilk faaliyetinin Mescid-i Nebevi’yi inşa etmiş olması bunun kanıtlarından bazılarıdır.
Allah Resulü’nün hayatında ve bugüne kadar geçen sürede İslam tarihi boyunca camiler belli ibadetleri yerine getirmenin merkezi olmasından çok daha fazla bir işleve sahip olmuşlardır.
Camiler ilmin yazıya döküldüğü, kayıt altına alındığı ve gelecek nesillere aktarıldığı mekteb görevi yapmışlardır. Yazıyla kayıt altına alınan ilmin hangi yol ve usulle öğretileceği mekanlar olmuşlardır. Camide yapılabilecek her türlü ibadetin merkezi durumundaydı. Düğün, taziye, hastane, vs tüm sosyal faaliyetler burada icra ediliyordu. Tüm davaların görüldüğü adalet binası, savaş hazırlıklarının yapıldığı karargâh konumundaydı. Savaştan dönen ordu önce mescidde toplanır, asker oradan evlerine dağılırdı. Camiler, Allah’ın muradını, hikmeti, kulluğun gereklerini, dünya ve ahiret dengesini öğreten muallim görevi yapmışlardır.
Camiler, aklî, ruhî ve dinî eğitim sunmasının yanında dil, hitabet ve birçok alana ilişkin verdikleri hizmetlerle adeta bir üniversite görevi yapmışlardır. Bu bağlamda Hz. Peygamber’in Mescid-i Nebevi’de kurduğu Suffa Mektebi İslam Medeniyetinin ilk üniversitesi olma özelliği taşımaktadır.
Tüm bu bilgiler, dinî ve birçok alanda sahip olunulan bilginin kaynağının camiler olduğunu göstermektedir. Başta Hz. Peygamber olmak üzere onun dizinin dibinde yetişmiş Suffa ehli, onlardan itibaren sırasıyla sahabe, tabiin, tebe-i tabiin ve bu güne kadar gelip geçmiş birçok ilim ehli ve din gönüllüleri bu mirasın bize kadar ulaşmasında emeği geçen zatlardır.
Aynı şekilde bugün de ecdadından aldığı mirası gelecek nesillere aktaracak ilim ehli ve din gönüllüsü görevinin başındadır.
Her yıl 1-7 Ekim tarihleri arası ‘Camiler Ve Din Görevlileri Haftası’ olarak kutlanmaktadır. Bu hafta, her yıl Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bir tema ile gündeme alınmaktadır. Bu yılın teması ise “Camiler Ve Din Hizmetlerine Adanmış Ömürler” olarak belirlenmiştir. Hafta boyunca gerçekleştirilecek etkinliklerde, söz konusu tema bütün yönleriyle işlenecektir.
Bu itibarla camiler ve din hizmetlerine ömrünü adamış din gönüllülerinin haftasını tebrik ediyor, ahirete irtihal edenlere Allah’tan rahmet diliyor, hayatta olanlara sağlık, bereket ve feyz dolu bir hayat diliyoruz” şeklinde konuştu.