YÖRÜKLER MAHALLESİ SAKİNLERİ YIKIMA TEPKİ GÖSTERDİ
YÖRÜKLER MAHALLESİ SAKİNLERİ YIKIMA TEPKİ GÖSTERDİ
Yörükler Mahallesinde Büyükşehir Belediyesi tarafından kaçak olduğu iddiasıyla yıkılan binaların sahipleri, Yörükler Mahallesi halkı ile yazlık evlerde oturanların yapmış olduğu birlik, beraberlik ve dayanışma toplantısında yardım istedi.
Samsun Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurarak yürütmeyi durdurma kararı alan bazı vatandaşların evlerinin yıkım işlemi ise, geçici olarak durduruldu.
Evlerin yıkılmasına tepki gösteren vatandaşlar, 19 Mayıs İlçesi Yörükler Mahallesi(Köyü) merkezinde bulunan Yörükler Yardımlaşma, Dayanışma ve Yörük Kültürünü Yaşatma Derneğinde gerçekleşen toplantıda, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve AK Parti il Teşkilatına 200 dilekçe göndererek yardım istedi.
19 Mayıs İlçesi Yörükler Yardımlaşma, Dayanışma ve Yörük Kültürünü Yaşatma Derneği İsa Eroğlu; “Bizim birinci davamız olan mülkiyet davamız devam ediyor. Davasını takip ettiğimiz yer, 6831 sayılı kanuna göre, ormandır. Devlet 1947 yılında çıkardığı kanunla, 37 bin 280 dekar olarak, bu alanı devletleştirmiş. Devlet, 1950 yılında çıkan bir kanunla, sahipleri tekrar isterse, ben bu ormanı geri vereceğim demiş. Sahipleri de aynı şartlarla geri almış ama bu konuda davamız devam etmektedir. Yörüklerde ikamet eden herkes işgalci değildir. Burada alınan her yer parası verilerek alınan yerdir. Hepimiz bu konuda hukuki ve idari yön olarak hakkımızı arayacağız. Kısacası komite kurarak herkes davasına sahip çıkacaktır” dedi.
10 kişilik bir komite ile davanın çözümü noktasında Ankara’ya gideceklerini belirten Yörükler Mahallesi Muhtarı Veli Aydın ise; “Bizim şimdi ne bizim özel ormanımızı tanıyorlar, ne de bizim mülkiyetimizi tanıyorlar. Herkes tedirgin, biz Yörükler Mahallesinde yıkıntı istemiyoruz. Bunlar buraları parsellemişler. Biz, bu davamızda birlik ve beraberlik içerisinde olursak bizi yıkamazlar. Yazlıkçı arkadaşlarımızla birlikte Yörükler haklıda mağdur oluyor. Bu davada mağduriyet son derece ileri safhaya çıkmış” dedi.
Birlikten kuvvetin doğduğunu vurgulayan komite görevlilerinden Reha Sertkaya ise, bu konuda var güçleri müspetinde çözüm aradıklarını ifade etti.
Samsun’un 19 Mayıs ilçesi Yörükler Mahallesi(Köy) halkı ile yazlık evlerde oturanların yapmış olduğu birlik, beraberlik ve dayanışma toplantısı sonunda “Yazlıkçı” tabir edilen halkın duygu ve düşünceleri şöyle:
“Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı, Yörükler Mahallesi Kuş Cenneti Sulak alanındaki devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan 1.derece sit alanı içindeki 130 adet binayı yıktı. Buranın 1.derece sit alanı olması ve özel mülkiyete konu olamayacak durumda bulunması nedeni ile buna kimsenin bir itirazı olmadı. Ancak bizim evlerimiz bu bölgenin 12 kilometre uzağında ve sulak alanın dışında. Üstelik köy evleri ile aynı parselde ’77 parsel’ ve yerde, iç içe geçmiş durumda, sözü geçen parsel ile ilgili olarak, köylü ile hazine arasında 1950’den bu yana süregelen bir dava söz konusu, doğal olarak bizde bu davada tarafız ve halen sonuçlanmamış durumda. Bu yüzden bu bölge imara açılamamış durumda, köylü ile aynı koşullardayız, dava sonuçlandığında bizim evlerimiz de resmi bir statü kazanma şansına sahiptir. Daha önce yıkım yapılan bölgeye göre bu farklı koşullarda olmamız ve sulak alanda bulunmamamız nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanımız buralara dokunmayacağını söylemişti. Şimdi İse; 19 Mayıs Belediyesine bir yazı göndererek, Kaymakam kampı, Geleriç Mevkiinde yar alan kaçak yapı durumundaki evlerin köylüye ait olarak haraç talebini istemiş. Bu durum bizim evlerimizin de yıkılacağına dair söylentilerin çıkmasına, köylü dahil hepimizin huzurunun kaçmasına neden olmuştur. Diğer Yandan 19 Mayıs Belediyesinin, bizimle aynı tarihlerde yapılan ve aynı şekilde kaçak yapı durumunda bulunan, bizden 3-4 kilometre ilerdeki alanlar da, imar uygulaması çalışmaları başlatmış olduğunu öğrendik. Öyleyse, bizim suçumuz dahil olduğumuz alanla ilgili davanın sonuçlanamaması mı? Bizler çoğu emekli memur, öğretmen, işçi aileyiz, hiçbir rant hesabı içinde değiliz. Bölgeye zarar vermiyoruz, hatta güzelleşmesine ve gelişmesine, ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Uğradığımız muamele haksızlık ve ayrımcılıktır. Bu yıkım teşebbüsü hangi amaca hizmet etmektir? Bu soruya makul bir cevap bulamıyoruz. Devam eden davanın bitmesi bile beklenmeden, bu kış mevsiminde bir oldu, bitti ile mi karşı karşıyayız? Sadece bir kişinin keyfiyeti ve tasarrufu ile binlerce kişinin mağdururiyeti söz konusudur. Yetkililerden sesimize kulak vermelerini ve ellerini vicdanlarına koyarak düşünmelerini diliyoruz” dediler.
HARUN YAZICI
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.