petshop
kurtköy escort

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu 2023 deneme bonusu veren siteler

KURSİYERLERE DİKSİYON VE HIZLI OKUMA EĞİTİMİ

Eğitim 29.08.2014 - 09:42, Güncelleme: 10.02.2023 - 01:39 2447+ kez okundu.
 

KURSİYERLERE DİKSİYON VE HIZLI OKUMA EĞİTİMİ

19 Mayıs İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından “Diksiyon ve Hızlı Okuma Kursu" veriliyor.
Halk Eğitim Merkezi binasında kurs öğretmeni Emine Karakuş tarafından verilen güzel, etkili konuşma ve hızlı okuma dersleri kursuna 17 kursiyer katılıyor. 72 saat diksiyon, 40 saat okuma kursunun sonunda kursiyerlere belgeleri verilecek. Kurs öğretmeni Emine Karakuş; “Kişinin kültür olarak kendini geliştirmesi için bir adım daha atması, Türkçeyi doğru kullanabilmesi, Türkçemiz yazıldığı gibi yazım kurallarına göre yazılır, okuma kurallarına göre okunur. Kişi ne kadar okursa, okuduğu gibi de konuşur. O yüzden biz kişinin kendini geliştirmesi için uğraşıyoruz. Türkçemiz bazı yerlerde ağız ve şive olarak değişiyor. Ama biz ağız olan kısmını değiştiremeyeceğimizi, sadece Türkçe ve telaffuzu kolaylaştırabileceğimizi söylüyoruz ve eğitimi veriyoruz. Kişinin kendini geliştirebilmesi için biz bu eğitimi veriyoruz. Yoksa kişi zaten çok güzel konuşuyor, konuşmasında birazcık değişimlere uğrataraktan Türkçeyi düzeltiyoruz”dedi. Kurs öğretmeni Emine Karakuş diksiyon ve Hızlı Okuma Kursu ile ilgili yaptığı bilgilendirmede; Dil Nedir? Dil, düşüncenin sözcüsüdür. İki kişi arasında, küçük bir topluluk veya topluluklarda da en önemli iletişim aracıdır. Dil, ifade özgürlüğüdür. Sadece ihtiyaçlarımızı ortaya koymakla kalmaz, duygularımızı paylaşmamıza da aracılık eder. Bireyseller arası veya toplumlar arası iletişim doğru bir dille sağlandığında sorunlar çözümlenir, anlaşma, uzlaşma sağlanır. Oysa iletişimde yanlış kullanılan dil, hem bireyler arasında, hem de toplumlar arasında büyük sorunlara, hatta felaketlere bile yol açabilir. Her toplumun kendine özgü bir dili vardır. Bütün diler toplumların kendi özelliklerini yansıtır. Yaşam şekilleri dillerine etki eder.   DİKSİYON NEDİR VE GELİŞTİRME YOLLARI NELERDİR?   Diksiyonu şöyle tanımlayabiliriz: Söz söylerken, duygu ve düşünceleri doğru, üslubunu uygun olarak anlatmak için sesin uyumunu, söylenişini,  sözcük hecelerin uzunluğu, kısalığı ve vurguları bakımından doğruluğu; jesti, mimiği, takılacak tavırları yerinde ve güzel kullanma sanatıdır . Doğru bir diksiyon için gerekli iki temel koşul vardır. Birincisi: Ses aletini doğru kullanmak. Yani konuşma için yeteri kadar havayı ses yollarını kasmadan içeri almak, gereğinden fazla durak kullanmamak, durakları doğru yerde gerektiği gibi kullanmak ve sesi duyulur ve net bir hale getirmek. İkincisi: söz söylerken konuştuğumuz dili düzgün ve doğru söylemek için düzeltmeye çalışmak ve mimiği, jesti, tavrı yardımcı olarak kullanmak .  19 Mayıs HEM olarak herkesin, dili kullanırken ses veya kelimeleri doğru telaffuz edebileceklerini öğretmeye çalışıyoruz. Ve bütün herkesin kendini geliştirmesi  ve iletişimini güçlendirmesi için bir adim atmaya çağırıyoruz. Teşekkür ediyorum size sesimizi duyurmaya aracı olduğunuz için.   HIZLI OKUMA TEKNİĞİ NEDİR   Bir resme, bir karikatüre bakarız ama bir yazıyı okuruz. Aslında ikisi arasında bir fark yoktur. Gözümüz şekilleri görür, beyin de değerlendirir. Ancak okumayı öğrenmeye başladığımızdan beri edindiğimiz ve hemen herkeste bulunduğu için farkına varamadığımız bazı alışkanlıklar nedeni ile okuma hızımız, insanın sahip olduğu kapasiteye göre hayli yavaştır. İnsanlar sadece göz ve beyin arasında olması gereken okuma işleminin arasına bazı lüzumsuz alışkanlıklar katarlar. Kimi duyulacak şekilde (özellikle çocuklar) sesli okur, kiminin okurken dudakları kıpırdar, kimileri ise yazıyı içinden kelime kelime okur. Bütün bu kötü alışkanlıklar okuma süresince ekstra bir güç sarfettirdiğinden okurken çabucak yorulmaya da sebep olurlar. Halbuki okuma sırasında ağız, dil, dudak, damak ve gırtlak gibi organların çalışmalarına hiç gerek yoktur. Yavaş okumamızın birinci nedeni gözümüzün görme alanını iyi kullanmamamız yani okurken her kelimeye tek tek bakmamızdır. Bu şekilde normal bir satın okumak için gözümüzü 8 - 12 kere hareket ettirmemiz gerekir. Halbuki gözümüzün bir bakışında birden fazla kelimeyi görebildiğimizden aynı uzunluktaki bir kelimeyi 2 - 3 göz hareketli ile okumamız mümkündür. Günümüzün baş döndürücü temposunda yavaş okuyarak zaman kaybetme lüksümüz yoktur, örneğin 400 sayfalık bir kitapta yaklaşık 96 bin kelime vardır. Bu kitabı dakikada 150 kelime okuyan bir kişi 10 saatte, 500 kelime okuyan 3 saatte, bin kelime okuyabilen ise l,5 saatte bitirebilir. Basit fakat disiplinli bir eğitimle kazanılacak zaman muazzamdır. Okumamızı yavaşlatan en önemli psikolojik etken ise hızlı okursak anlayamayacağımızı zannetmemizdir. Etrafındakilerden sürekli 'tane tane oku' veya 'yüksek sesle oku' direktiflerini alan bir çocuğun bu alışkanlığı zamanla kökleşmiş hale gelir.
19 Mayıs İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından “Diksiyon ve Hızlı Okuma Kursu" veriliyor.

Halk Eğitim Merkezi binasında kurs öğretmeni Emine Karakuş tarafından verilen güzel, etkili konuşma ve hızlı okuma dersleri kursuna 17 kursiyer katılıyor. 72 saat diksiyon, 40 saat okuma kursunun sonunda kursiyerlere belgeleri verilecek.

Kurs öğretmeni Emine Karakuş; “Kişinin kültür olarak kendini geliştirmesi için bir adım daha atması, Türkçeyi doğru kullanabilmesi, Türkçemiz yazıldığı gibi yazım kurallarına göre yazılır, okuma kurallarına göre okunur. Kişi ne kadar okursa, okuduğu gibi de konuşur. O yüzden biz kişinin kendini geliştirmesi için uğraşıyoruz. Türkçemiz bazı yerlerde ağız ve şive olarak değişiyor. Ama biz ağız olan kısmını değiştiremeyeceğimizi, sadece Türkçe ve telaffuzu kolaylaştırabileceğimizi söylüyoruz ve eğitimi veriyoruz. Kişinin kendini geliştirebilmesi için biz bu eğitimi veriyoruz. Yoksa kişi zaten çok güzel konuşuyor, konuşmasında birazcık değişimlere uğrataraktan Türkçeyi düzeltiyoruz”dedi.

Kurs öğretmeni Emine Karakuş diksiyon ve Hızlı Okuma Kursu ile ilgili yaptığı bilgilendirmede; Dil Nedir? Dil, düşüncenin sözcüsüdür. İki kişi arasında, küçük bir topluluk veya topluluklarda da en önemli iletişim aracıdır.

Dil, ifade özgürlüğüdür. Sadece ihtiyaçlarımızı ortaya koymakla kalmaz, duygularımızı paylaşmamıza da aracılık eder.

Bireyseller arası veya toplumlar arası iletişim doğru bir dille sağlandığında sorunlar çözümlenir, anlaşma, uzlaşma sağlanır. Oysa iletişimde yanlış kullanılan dil, hem bireyler arasında, hem de toplumlar arasında büyük sorunlara, hatta felaketlere bile yol açabilir.

Her toplumun kendine özgü bir dili vardır. Bütün diler toplumların kendi özelliklerini yansıtır. Yaşam şekilleri dillerine etki eder.

 

DİKSİYON NEDİR VE GELİŞTİRME YOLLARI NELERDİR?

 

Diksiyonu şöyle tanımlayabiliriz: Söz söylerken, duygu ve düşünceleri doğru, üslubunu uygun olarak anlatmak için sesin uyumunu, söylenişini,  sözcük hecelerin uzunluğu, kısalığı ve vurguları bakımından doğruluğu; jesti, mimiği, takılacak tavırları yerinde ve güzel kullanma sanatıdır .

Doğru bir diksiyon için gerekli iki temel koşul vardır.

Birincisi: Ses aletini doğru kullanmak. Yani konuşma için yeteri kadar havayı ses yollarını kasmadan içeri almak, gereğinden fazla durak kullanmamak, durakları doğru yerde gerektiği gibi kullanmak ve sesi duyulur ve net bir hale getirmek.

İkincisi: söz söylerken konuştuğumuz dili düzgün ve doğru söylemek için düzeltmeye çalışmak ve mimiği, jesti, tavrı yardımcı olarak kullanmak .

 19 Mayıs HEM olarak herkesin, dili kullanırken ses veya kelimeleri doğru telaffuz edebileceklerini öğretmeye çalışıyoruz. Ve bütün herkesin kendini geliştirmesi  ve iletişimini güçlendirmesi için bir adim atmaya çağırıyoruz.

Teşekkür ediyorum size sesimizi duyurmaya aracı olduğunuz için.

 

HIZLI OKUMA TEKNİĞİ NEDİR

 

Bir resme, bir karikatüre bakarız ama bir yazıyı okuruz. Aslında ikisi arasında bir fark yoktur. Gözümüz şekilleri görür, beyin de değerlendirir. Ancak okumayı öğrenmeye başladığımızdan beri edindiğimiz ve hemen herkeste bulunduğu için farkına varamadığımız bazı alışkanlıklar nedeni ile okuma hızımız, insanın sahip olduğu kapasiteye göre hayli yavaştır.

İnsanlar sadece göz ve beyin arasında olması gereken okuma işleminin arasına bazı lüzumsuz alışkanlıklar katarlar. Kimi duyulacak şekilde (özellikle çocuklar) sesli okur, kiminin okurken dudakları kıpırdar, kimileri ise yazıyı içinden kelime kelime okur.

Bütün bu kötü alışkanlıklar okuma süresince ekstra bir güç sarfettirdiğinden okurken çabucak yorulmaya da sebep olurlar. Halbuki okuma sırasında ağız, dil, dudak, damak ve gırtlak gibi organların çalışmalarına hiç gerek yoktur.

Yavaş okumamızın birinci nedeni gözümüzün görme alanını iyi kullanmamamız yani okurken her kelimeye tek tek bakmamızdır. Bu şekilde normal bir satın okumak için gözümüzü 8 - 12 kere hareket ettirmemiz gerekir. Halbuki gözümüzün bir bakışında birden fazla kelimeyi görebildiğimizden aynı uzunluktaki bir kelimeyi 2 - 3 göz hareketli ile okumamız mümkündür.

Günümüzün baş döndürücü temposunda yavaş okuyarak zaman kaybetme lüksümüz yoktur, örneğin 400 sayfalık bir kitapta yaklaşık 96 bin kelime vardır. Bu kitabı dakikada 150 kelime okuyan bir kişi 10 saatte, 500 kelime okuyan 3 saatte, bin kelime okuyabilen ise l,5 saatte bitirebilir. Basit fakat disiplinli bir eğitimle kazanılacak zaman muazzamdır.

Okumamızı yavaşlatan en önemli psikolojik etken ise hızlı okursak anlayamayacağımızı zannetmemizdir. Etrafındakilerden sürekli 'tane tane oku' veya 'yüksek sesle oku' direktiflerini alan bir çocuğun bu alışkanlığı zamanla kökleşmiş hale gelir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve 19mayisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.